Hürrem Sultan, Osmanlý tarihinin en meþhur hanýmlarýndan birisidir þüphesiz. Romanlara, tiyatrolara, filmlere mevzu olmuþtur. Hepsinde kocasýný avucunun içine alýp ona her istediðini yaptýran muhteris bir kadýn olarak tasvir edilir. Gerçek böyle midir?




Kanuni Sultan Süleyman ve Hurrem Sultan’ýn temsili portreleri..

Hurrem Sultan’ýn memleketi Rutenya, Ukrayna’nýn Polonya hâkimiyetindeki batý kýsmýdýr. Bu sebeple Rossolan diye meþhur oldu. “Rutenyalý Bâkire” demektir. Hakkýnda hayalî romanlar yazanlar bile bunu gerçek adý zannederler. Esas adý Aleksandra Lisowska idi. Babasý köy papazýdýr. Küçük yaþta Kýrým süvarilerince esir alýnýp Topkapý Sarayý‘na gönderildi. Burada terbiye edildi. Güler yüzü sebebiyle Hurrem adý verildi.

Ukraynalýlarýn dünyanýn en güzel kadýn ve erkekleri olduðu söylenir. Hurrem Sultan güzel miydi? Birkaç tane resmi elimizdedir. Muhtemelen hayalî tasvirlerdir ama birbirlerine benzer. Buna göre çok güzel olduðu söylenemez. Peki onu bu kadar meþhur eden nedir? Zekâsý ve güler yüzü. Kanuni Sultan Süleyman, kýzýn bu hasletlerine hayran olmuþ; aralarýnda büyük bir aþk doðmuþtu. Tarihçiler padiþahýn bu kadar parlak muvaffakiyetlerinin arkasýnda, Hurrem Sultan’a duyduðu aþkýn yattýðýný söyler. Hurrem Sultan ile Sultan Kanuni’nin aþký, dillere destandýr. Ýkisinin birbirine yazdýðý âþýkâne mektuplar bugün elimizdedir. Bunlar her ikisinin de saf bir aþkla birbirlerine baðlandýðýný göstermektedir. Padiþahýn Muhibbî mahlasýyla terennüm ettiði þiirlerinde, Hurrem Sultan’ýn kokusu sezilmektedir.

HEP PADÝÞAHIN YANINDAYDI
Padiþahýn, Hurrem Sultan ile karþýlaþmasý, tahta çýktýðý senedir. Hemen senesinde Þehzade Mehmed dünyaya gelmiþtir. Ardýndan Bayezid, Cihangir, Selim ile padiþahýn yegâne kýzý Mihrümah Sultan‘ý dünyaya gelmiþtir. Þehzade Mehmed, padiþahýn en sevgili çocuðu idi. Genç yaþta vebâ salgýnýnda vefat etti. Padiþah, hatýrasýna Þehzâde Câmii‘ni yaptýrdý. Mihrümah Sultan, Rüstem Paþa ile evlendi. Her ikisi de hayýr hasenâtýyla tanýnmýþtýr.
Sarayda padiþahýn çocuk doðuran zevcesine haseki denirdi. Has-eke, yani has gelin demektir. Bu sebeple Hurrem Haseki adýyla anýldý. Rivâyete göre padiþahla evlenmeye ilk baþta çok da istekli görünmemiþ. Azatlanýp nikâhlanmayý þart koþmuþ. Câriyeler, padiþahýn mülkü olduðu için ayrýca nikâh kýyýlmaz. Padiþah da bunu kabul edip, tarihte benzerine rastlanmayan biçimde, Hurrem Sultan’ý azatlayarak nikâhlamýþ. Hurrem Sultan’ýn vefatýna kadar da baþka hiçbir kadýnla münasebeti olmamýþ. O zamana kadar bulûð çaðýna gelen þehzadeler, bir tayin edildikleri sancaklara anneleriyle beraber giderdi. Hurrem Sultan ilk defa olarak oðluyla sancaða gitmeyen þehzâde annesidir. Padiþah, kendisinden ayrýlmak istememiþtir.

Hurrem Sultan, padiþah seferde iken onun yerine saraydaki düzeni muhafaza eder; muntazam mektuplarý ile Ýstanbul ve saraydaki havadan padiþahý haberdar ederdi. Devlet adamlarý arasýnda geçenleri, Ýstanbul’da olup biteni bir bir anlatýrdý. Padiþahýn istihbarat müdürü gibi çalýþmýþ ve çok faydalý olmuþtur. Kültürlü bir haným idi. Mektuplarýndan anlaþýldýðýna göre güzel bir imlâsý vardýr. Ýçli þiirler yazmýþtýr. Hurrem Sultan gibi yüksek hasletlere sahip bir hanýmý, zihinlerdeki fettan kadýn imajýyla beraber düþünmek büyük bir hatadýr. Hurrem Sultan, cihan padiþahýnýn zevcesi sýfatýný hakkýyla taþýmýþ bir imparatoriçedir.

HAYIR-HASENAT SAHÝBÝYDÝ
Hurrem Sultan, zevcinin saðlýðýnda hastalandý. Kendisini hayýr ve hasenata verdi. Bugün Haseki denilen semtte kubbeli bir câmi ile þadýrvan, yanýnda imâret, medrese, dârüþþifâ ve mektep yaptýrdý. Haseki Hastanesi adýyla bugün bile insanlara hizmet etmekte, Hurrem Sultan’ýn ruhunu þâd etmektedir. Bundan baþka Mekke ve Medîne-i Münevvere‘de fakirlere yemek verilen birer imâret yaptýrdý. Edirne’ye su getirtti ve bunlarý muhtelif çeþmelerden akýttý. Uzunköprü‘de kervansaray, câmi ve imâret yaptýrdý. Bunlara bütün servetini vakfederek adýný hayýrla târihe yazdýrdý. Sultan Kanunî de bu sâdýk zevcesi için, hayatýnýn sonuna kadar hayýrlar ve vakýflar yaptýrmaktan geri durmadý.

Hurrem Sultan, 1558 senesinde de vefat etti. Vefatýna padiþahýn çok üzüldüðü, bundan sonra hayattan zevk almadýðý söylenir. Hurrem Sultan, Süleymaniye Câmii avlusuna defnedildi. Zevci, mezarý üzerine Mimar Sinan’a içi muhteþem çinilerle süslü zarif bir türbe yaptýrdý. Burada iki sevgili yan yana ebedî uykularýný uyumaktadýr.


Hurrem Sultan’ýn suçu mu?
Kanuni Sultan Süleyman’ýn önceki zevcesi Mâhidevran‘dan Þehzâde Mustafa adýnda bir oðlu vardý. Yakýþýklýlýk ve yiðitliði ile dedesi Sultan Selim’e benzetilirdi. Osmanlýlarda bir verâset usulü olmamakla beraber, zamaný geldiðinde padiþahýn yerine onun geçmesi bekleniyordu. Padiþah 46 sene gibi çok uzun bir müddet tahtta kaldý. Zaman uzadýkça en iyi hükümdardan bile insanlar usanýr. Halk da ihtiyar padiþahýn yerine dedesine benzeyen Þehzâde Mustafa’nýn geçmesini istiyordu. Þehzâdenin etrafýný hemen bir klik sardý. Onu babasýna karþý kýþkýrttýlar. Þehzâde, saðda solda “Ben padiþah olsam þöyle yaparým, böyle yaparým” diye tedbirsizce konuþmaya baþladý.

DOÐRU DEÐÝL...
Padiþah, oðlunun kendisine karþý bir komplonun içinde olduðunu düþünmeye baþladý ve kendisini idam ettirdi. Buna padiþahý, tahta kendi çocuklarýnýn geçmesini isteyen Hurrem Sultan’ýn teþvik ettiði söylenir; hatta Hurrem Sultan, bu idamýn biricik müsebbibi olmakla suçlanýr. Kanuni Sultan Süleyman gibi hayatýnda hiç büyük hatâ yapmamýþ bir hükümdarýn, zevcesinin sözüyle böyle davranmasý düþünülemez. Mustafa, padiþahýn öz oðludur. Onun kanýndan ve canýndandýr. Padiþah elbette idamýný haklý görmüþ ve infaz ettirmiþtir. Hurrem Sultan, belki çok üzülmemiþtir ama, bundan onu mesul tutmak doðru deðildir. Mustafa, heyecanlý ve tedbirsiz tavýrlarýyla zaten padiþahlýða uygun olmadýðýný göstermiþtir. Yiðitlik tek baþýna kâfi deðildir. Sabýr ve temkin daha mühimdir. Hem Sultan Kanunî, Hurrem Sultan’ýn oðlu olup ayaklanan Þehzâde Bayezid‘i de idam ettirmekte tereddüt etmemiþtir.

HAREM HAKKINDA BÝLÝNMEYENLER
http://www.mavilobi.com/osmanli-tari...leri-6021.html