Zaferinden elde edeceði nimetleri kendi elleriyle yakan muzaffer bir ordu hangi mantýða oturuyor. Yakmaktansa yaðmalamak daha fazla iþine gelmez miydi Türklerin? Hem de o zamana kadar sahip olmadýklarý bir sürü ilaç, para, mülk vs. gibi kaynaklara daha zahmetsiz bir þekilde ulaþmak varken. Yangýn baþladýktan sonra rüzgârýn imbattan lodosa dönmesidir sadece Hýristiyan mahallelerinin yanmasýnýn sebebi.
“Bütün dünya”nýn bildiði iddiasý çok su götürür. Zira Bernard Lewis yangýndan tek kelime ile olsun bahsetmez, 1931-1934 yýllarýnda Ýzmir’de öðretmenlik yapan Donald Webster Ermenileri suçlar, Yunanlý tarihçi Lord Kinross Ermenilerin çeþitli yerlerde yangýn çýkarttýklarýný kabul eder. Tarihçi Orhan Koloðlu’na göre 19 Eylül tarihli “New York Times” gazetesi bile, Paris’ten aldýðý þu habere sayfalarýnda yer vermeyi gerekli görmüþtü: “Fransýz kaynaklarý, Türkleri Ýzmir’i yakmakla suçlayan bütün haberlerin, Atina üzerinden Londra’ya gelip yayýldýðýný ortaya koydular.” Yani 1922’nin propaganda savaþýnýn atmosferinden çýkmakta hepimiz için fayda var. Herkesçe kabul edilmiþ tek bir görüþ olmadýðý biliniyor; hele tarih gibi kýrýlganlýðýn arttýðý bir alanda “Bütün dünya biliyor” gibi bir iddia ne kadar geçerli olabilir ki? Velhasýl, “inkârlar” karþýlýklýdýr; týpký iddialar gibi.
Bir kere halkanýn bilimsel deðil, siyasî, yani güçle ilgili bir mesele olduðunu kabul edelim. Kimse Fransýzlarý, Napolyon’un Mýsýr’da tam 4 bin Müslüman esiri sýrf manevralarýnda ayak baðý oluyor diye katlettirdiði için suçluyor mu? Bunun için burunlarýna halka takmayý düþünüyor mu?
Ömür Dediðin Üç Gündür,
Dün Geldi Geçti, Yarýn Meçhuldür,
O Halde Ömür Dediðin Bir Gündür,
O Da Bugündür
...
Þu anda 1 üyemiz bu konuya göz atýyor. (0 kayýtlý üye ve 1 misafir.)
Bu Konuyu Paylaþýn !