Oldukça güzel anlamlý bir hikayeydi rep veremiyorum ama 5 yýldýz vereyim![]()
Açlýktan ölen servet sahibi
Yusuf aleyhisselam, iftira yüzünden zindanda iken Mýsýr hükümdarý bir rüya görmüþtü. Korku ile uykusundan uyanýp; Ben rüyamda 7 semiz ineðin 7 zayýf ineði yediðini ve 7 yeþil baþak, 7 de kurumuþ baþak gördüm. Eðer rüya tabiri biliyorsanýz, bu rüyamý tabir edin dedi. Onlar, Biz böyle rüyalarý tabir edemeyiz dediler. Hazret-i Yusuf ile zindanda kalan þerbetçi, Hazret-i Yusuf'un rüya tabir ettiðini hatýrlayarak; Ben bu rüyayý tabir ettireceðim dedi. Hazret-i Yusuf'un yanýna gitti. Mýsýr hükümdarýnýn rüyasýný anlatýp tabirini istedi.
Hazret-i Yusuf, "7 sene bolluk, sonra 7 sene kýtlýk olacak. Bollukta saklayýn, kýtlýkta bunlarý yersiniz. Bolluk senelerinde çok ekip, ekinleri saplarý ile beraber, baþaklarý ile ambarlara koymalýsýn. Bu þekilde ekinler bozulmadan kalýr, hem de saplar hayvanlarýnýz için yem olur. Halka da, ekinlerinden ihtiyaçlarý kadarýný yemelerini, geriye kalanýný saklayýp korumalarýný emretmelisin. Bu yiyecekler kýtlýk senelerinde sizin ve çevredeki insanlarýn ihtiyaçlarýný karþýlayacaktýr" dedi.
Hazret-i Yusuf'un tavsiyelerini beðenen hükümdar; Mýsýr'ýn hazinelerinin idare iþini Hazret-i Yusuf'a býraktý. Yani onu maliye nazýrý yaptý. O da gerekli tasarruf ve iktisat yolunu tuttu. 7 bolluk senesinden sonra 7 kýtlýk senesi geldi. Her taraftan tahýl almak üzere insanlar gelmeye baþlamýþtý.
Bu olaylardan bir müddet sonra Yemen'e çok þiddetli bir sel gelir, aðaçlarý kökünden söker, binalarýn yýkýlmasýna sebep olur. Sular çekildikten sonra eski bir mezarýn açýldýðý görülür. Ortaya bir kadýn cesediyle büyük bir servet çýkar. Kitabedeki yazý okunduðunda, bu cesedin Himyeri hükümdarlarýndan birinin kýzý olan Tace adýndaki bir kadýna ait olduðu anlaþýlýr. Tace'nin cesedinin boynunda 7 inci gerdanlýk, kollarýnda 7 kýymetli altýn bilezik, ayaklarýnda mücevherli 7 halhal ve on parmaðýn 7 sinde muhteþem mücevher yüzüklerin bulunduðu görülür. Ayrýca baþ tarafýnda çok kýymetli eþya ile doldurulmuþ hazine gibi bir tabut parladýðý da dikkatlerden kaçmaz. Bu tabutun ön kýsmýnda ki levhada yazýlý olanlar ilgi çekicidir.
Hitabede þunlar yazýlý idi:
Ben hükümdarýn kýzý Tace'yim. Memleketimizde müthiþ bir kýtlýk çýktýðý için, tahýl getirtmek üzere, birkaç adamýmý, Mýsýr maliye nazýrý olan Yusuf aleyhisselama yolladým. Epey bir zaman geçtiði halde gönderdiðim adamlar gelmeyince, adamlarýmýzdan bazýlarýna bir kantar (50 kilo kadar) gümüþ verip herhangi bir yerden bununla bir kantar un alýp getirmesini istedim. Onlar da bulamadýlar. Nihayet bir kantar altýn verip tekrar gönderdimse de, yine bulamadýklarýndan, incileri öðütüp yemekten baþka çare bulamadým. Fakat o da beni besleyemediði için, büyük bir servet içinde açlýktan ölümle yüz yüze kaldým. Benim bu acýklý hâlimi iþitenler, gerekli dersi almalý, servetine güvenmemeli, gerekli iktisat yolunu tutmalýdýr. Tarihte altýnýn da, incinin de, geçmediði durumlar varsa da, benden baþka dünyada hangi kadýn bu kadar muhteþem ziynetler içinde ölmüþtür?
Hazineler bu kadýna fayda etmediði gibi, ahirette de para pul geçmeyecektir.Hadis-i þerifte buyuruldu ki:
(Üzerinde kul hakký olan, ölmeden önce ödeyip helalleþsin! Çünkü ahirette altýnýn, malýn deðeri olmaz. O gün, hak ödeninceye kadar, kendi sevaplarýndan alýnýr, sevaplarý olmazsa, hak sahibinin günahlarý buna yüklenir.) [Buhari]
Ömür Dediðin Üç Gündür,
Dün Geldi Geçti, Yarýn Meçhuldür,
O Halde Ömür Dediðin Bir Gündür,
O Da Bugündür
...
Oldukça güzel anlamlý bir hikayeydi rep veremiyorum ama 5 yýldýz vereyim![]()
Þu anda 1 üyemiz bu konuya göz atýyor. (0 kayýtlý üye ve 1 misafir.)
Bu Konuyu Paylaþýn !