Mavi Lobi » Tarih ve Edebiyat Lobisi » Tarih & Edebiyat Biyografi » sen aðlamama "Aysel GÜREL"
kayit ol


Tarih & Edebiyat Biyografi Tarihimizdeki ve Edebiyatýmýzdaki Ünlü Kiþiler

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 18-02-2008, 23:50   #1 (permalink)
Üyelik tarihi: 30-01-2008
Yaş: 26
Mesajlar: 41
LobiPuan: 74
Ettiði Teþekkür: 0
Aldýðý Teþekkür: 1
Rep Gücü: 1
Rep Puaný: 342
Rep Derecesi : snowstrom is a jewel in the roughsnowstrom is a jewel in the roughsnowstrom is a jewel in the roughsnowstrom is a jewel in the rough
Online Süresi: N/A
Standart sen aðlamama "Aysel GÜREL"


Gürel son röportajlarýndan birinde, gazeteci Deniz Durukan’a hayatýný ayrýntýlarýyla anlatmýþtý. Hukuk fakültesinin ilk mezunlarýndan biri olan bir savcýnýn kýzý olduðunu, bir oyununu Ýsmet Ýnönü’nün izlediðini, þiirde kendini bulana dek Faruk Nafiz Çamlýbel, Ahmet Haþim, Pablo Neruda etkisi arasýnda gidip geldiðini anlattý. Gürel aþkýn tarifini de her þeyde olduðu gibi kendi üslubuna göre yaptý: “Çok güzel bir masal ama aþk olsaydý genelevler olmazdý. Ýnsan önce kendini sever, bir de çocuðunu. Üçüncü þahsý düþünemezsin.”

Ýþte Aysel Gürel’in röportajýndan alýntýlar:

Çocukluðu üzerine...
“Ben yüzücüyüm. Karadeniz’de büyüdüm. Bir anlamda denizkýzýyým. Karadeniz, bir adým attýktan sonra üç insan boyu olur. Sekiz kere boðuldum, suni teneffüsle hayata döndürdüler. Aðzýmdan kanlý köpükler, kumlar gelerek... Çoðu arkadaþým daha on dört, on beþ yaþlarýndayken o þekilde boðuldu. Muhafazakar bir yerdi, denize mayoyla girilmiyordu. Ben hariç tabii. Gece ay ýþýðýnda elbiseyle denize girerlerdi. O elbiseler su içinde þiþip kabarýrdý. O kýzlar deniz perileri gibi el ele tutuþup giderlerdi.”

Babasý üzerine...
Ailem akýllýydý. Çünkü denize, eðer balýk adam gibi teçhizatýn yoksa, üstünde fazla bir þeyle girilmez. Dünyanýn birçok yerinde insanlar suya çýplak giriyor. Biz sudan geliyoruz. Ana rahminin içindeki amnion sývýsýnda yüzerek hayata baþlýyoruz. Karaya çýkýnca tekrar örtünmenin alemi ne! Babam savcýydý. Cumhuriyetin örnek ailelerinden biriydik. Annem ve babam Cumhuriyet balolarýna katýlýrdý. Babam yetmiþ sekiz yaþýndayken bile, ben sigaramý çýkardýðýmda gelip yakardý. Bu benim çocuðumdur demez, bir kadýnýn sigarasýnýn yakýlmasý gerektiðini bilirdi. Hiçbir zaman namaz kýlýn, oruç tutun diye baský yapmadý bize. Dört katlý bir Rum konaðýnda oturuyorduk. Babam eðilip kalktýðýnda karnýnýn aðrýdýðýný düþünürdüm. Namaz kýldýðýný annemden öðrendim. Sonra iftarda, sahurda aileye iþkence yapmaz, yemek nerede diye hesap sormazdý.

Aþk üzerine...
Ýnsan patatese de aþýk olabilir, bir tabloya da. Örneðin ben çelloya aþýðým . Erkekle kadýn arasýndaki aþkýn varlýðýna inanmak mümkün deðil. Hayvanlar alemine bakýn; diþi maymunlar günde altmýþ maymunla çiftleþiyor. Þimdi erkekler de öyle, boða gibi. Bir kadýnýn üzerine çýkýp jimnastik hareketleri yapýyorlar. Hatta bir spor salonuna gidip bisiklet çevirmekle aynýdýr onlarýn aþk anlayýþý. Ama özel kiþiler de var, þairler, ressamlar, yazarlar bu hayvani duyguyu idealize eder, kendilerine göre yapýtlar verirler. Bu da bir uyutma sistemi aslýnda. Her insan ayný derecede hassastýr, þairdir, ama eðitim görüp dili iyi kullanmasý gerekir. Aþk olsaydý genelevler olamazdý. Aþk çok güzel bir masal. Çocukluðumuzda Sindirella, Uyuyan Prenses gibi masallar anlatýlýrdý. O masallarda yaþanan aþk yansýtýlýrdý. Ama hayatta öyle deðil aþk. Grip gibi, ya da AÝDS gibi de düþünebilirsin. Virütik bir þey. Aslýnda olay þu; seks dürtüsünü, böyle birbirinin üzerinde tepiþmeyi edepli hale getirmektir aþk. Ýnsan önce kendini sever, bir de çocuðunu. Üçüncü þahsý düþünemezsin.



Kýzlarý Müjde ve Mehtap'la.


Lirikler üzerine...
Günümüzdeki þarký sözleri iðrenç deðil ama tiksindirici diyebiliriz. Bu eðlencelik oðlanlarýn ya da kýzlarýn hatasý deðil. Korsan kasetle mücadele eden yapýmcýlar maliyeti düþürmek için sokaktan yakaladýklarý herkesi, yüzüne bakýlýr bir genç kýzý ya da delikanlýyý alýyorlar, okuma yazma biliyorsa, biraz da beste yapabiliyorsa, tamam, hadi gel diyorlar. Ýyi bir þey beklemeye hakkýmýz yok. Ýsim vermeyeceðim, birkaç kadýn þarkýcý var, insanlar onlarýn karþýsýnda ayýlýp bayýlýyor, yerlere atýyorlar kendilerini. Tahsili, kültürü, öngörüsü olmayan, hatta yazdýðý þeyin farkýnda olmayan -büyük bir olasýlýkla yazdýklarý alýntýdýr, hýrsýzlýða da alýntý deniyor artýk- kiþiler bunlar. Hayret etmiyorum bunlara, çünkü hitap ettikleri kitle ile uyuþuyorlar. Tv kanallarý bunlarý sunarak böyle bir kültürün yaygýnlaþmasýný saðladý. Gerçek deðerler ise göz ardý ediliyor. Çünkü bu deðerleri sunduklarý zaman yapýmcýlarýn da maliyeti artacak. Benden þarký sözü alan büyük isimler bile maliyet artar diye ürküyorlar. Ýþte böyle, dibe doðru gidiyoruz. Yani limonu yemeðin üzerine sýktýðýnda o limonun dibe çökmesi gibi bir þey bu. Müziðe de limon sýkýlmýþtýr.

Þiir üzerine...
Ahmet Hamdi Tanpýnar benim hocamdýr. Onlar yüz senede bir gelen insanlar. “Su, mermer ve yeþil ve ölümsüz ilkbahar” hocamýn þiiriydi, ya da ben etkilenip yazmýþým, hatýrlamýyorum. Benzerlikler þair için yararlýdýr. Ýlk þiir modellerini okuduðu zaman ona benzer þeyler yazar. Ama kendi üslubunu bulmamýþ bir þaire, þair diyemeyiz. Ben de çok bocaladým, kimi zaman Faruk Nafiz Çamlýbel, Ahmet Haþim, Pablo Neruda oldum. Ta ki kendi þiirimi bulana kadar. Çünkü þiir duvarý çok geç ve güç örülüyor. Bir þarkýyý dinlediklerinde bu Aysel Gürel’in sözleri diyebiliyorlar, bu benim için çok önemli. Þarkýlarýmdan çok bu üslubu oturtmak bana gurur verir. Ama ticari þarkýlar yapmýyor muyuz? Yapýyoruz. Sanatçý öyle bir þey istiyorsa yapýyorsun. Bu da iþin iþportasý.



Gürel'in, kýzlarýyla iliþkisi sýradýþýydý.


Oyunculuk üzerine...
Ýlk kez Romeo ve Jüliet’te Jüliet’i oynadým. On beþ yaþýndayým. Trabzon Halk Evi’nde muazzam etkinlikler olurdu. Orta sondaydým, devlet tiyatrosu oyuncusu Talat Gözbak askerliðini yapmak üzere oraya gelmiþti. Aðzýnda piposu, þal yakalý yeþil kýyafeti, baþýnda fötr þapkasýyla çok þýk bir adamdý. Halk evinin kapýsýna “oyun oynanacak kýz aranýyor” diye ilan astýlar. Hemen koþtum. Talat Bey bana baktý, çok sýskasýn dedi. Ama baþka müracaat eden olmadýðý için ben oynamak zorunda kaldým. Trabzon’daki bir kiliseden sinema yapýlmýþtý, orada sahne aldýk. Civardaki bütün valiler, Erzurum, Giresun valisi, hepsi geldiler. Ertesi gün yerel gazetelerde “memleketimizin medarý iftiharý bir genç kýz neþet etti” diye yazýldý. Babam da “kimmiþ bu çocuk, aferin” dedi. Bilmiyordu, babam çok çalýþýrdý. Uhud seferinde Hazreti Muhammed’in devesinin sað arka ayaðýnýn bir çivisi eksiktir, onlarý bile bilirdi. Babam hem meþhur bir din adamý, hem de hukuk fakültesinin ilk mezunlarýndan biriydi. Lise yýllarýnda klasikleri oynadýk. Ýsmet Ýnönü de gelip seyretmiþti beni.

Ve yalnýzlýk üzerine...
Dört yatak odasý, çok büyük bir salonu ve çok büyük bir mutfaðý olan üç yüz metre kare bir evde yalnýz yaþýyorum. Bu bir tercih. Sevgilim de var, ama o herhangi bir ziyaretçi gibi, takým elbiselerini giymeden kravatýný takmadan gelemez, on beþ dakikadan fazla da oturamaz. Yataðýma giremez, burada bir bardak kahve içtiði zaman o bardaðý yýkamadan gidemez. Bir simit bile yedirmem. Þimdi bu yalnýzlýk benim tercihim. Ve bu yalnýzlýðýn çok büyük bir lüks olduðunu biliyorum. O masallardaki Rapunzel þatoda tek baþýna oturuyor, oðlan da saçýna tutunup yukarý çýkýyor. Benimkiler de asansöre çýkýp bana ulaþýyor. Yalnýzlýk donanýmsýz insan için çok korkunç bir þey. El becerileri olan için biraz daha ehven. Ben hiç yalnýzlýk hissetmiyorum. Aslýnda tek baþýma çok kalabalýðým.

ONUN ÝÇÝN YAZILANLAR:
Aysel Gürel eksisozluk.com’un sayfalar dolusu giriþ yapýlan simalarýndan biriydi. Ölümünden önce ve sonra onun için yazýlanlardan bazýlarý þöyle:

Özgürlüðünü gerçek anlamda yaþayabilen, içinden geleni, aklýna eseni yapabilen, þarký sözleriyle pek çok þeyi anlatan.. ve yaþamla dalga geçtiðine inandýðým en akýllý kadýn sanatçýlarýmýzdan..

Doðum gününde uzatýlan mikrofonlara, sevgilileri hakkýndaki sorulara gülerek “dünya üzerindeki bütün kýzlar benim kýzým, bütün erkekler de benim sevgilim” diyerek beni kahkalara boðan tatlý, güzel bi insan.

Neredeyse Türkiye’yle yaþýt olan daima baþarýlý iþlerle gündemde kalabilen, herkese örnek olmasý gereken çok da fazla tapýnmaya gerek olmayan ama harikulade olan gercek sanatçý.

Cinsel kimliðiyle ilgili sorulara, “otoseksüelim” þeklinde cevap vermektedir.

Apartmana böcek ilacý yaptýrmak isteyen komþularýna; “Böcekler sinekler bu dünyanýn gerçek sahipleridir, onlarý öldüren katildir” demiþ, apartman sakinleri de kýzlarýný arayýp “Anneniz böyle böyle diyo demiþler. Mehtap Ar þöyle cevap vermiþ: “Annemin evde besledigi Hatice isimli bir hamamböcegi vardý onu terlikle öldürdügüm için bana katil diyip evden kovdu. Ben karýþmam.”



Selmi Andak'la.

Öyle sözlerin çýkmasý için insanýn katiyetle deli olmasý gerekir dedirten kadýn.

Zýrt pýrt evini arayan gazetecilerden bunaldýðý bir anda telefon eden kiþiye “Þu anda yatakta seviþiyorum, iki saat sonra arayýn” tribi yapabilen süper ruh.

1952 senesinde bir derginin kapak güzeli seçilmiþti.

Sanatçýlarýn bir gününü anlatan bir televizyon programýnda; çöpe atýlan artýklarý topladýðýný soyleyip, bunu yaþamýnýn renkli bir tarafýymýþ gibi gösteren; yolunu kaybetmiþ notalarýn, kendi gezegenine irtica etmesini saðlayýp güzel þarký sözleri üreten ve her yýl yeniden doðduðu rivayet edilen ihtiyar görünümündeki sevimli çocuk.

Tam hatýrlayamamakla birlikte, bir gün eve geç gelen kýzlarýnýn arkadaþlarýnýn yanýnda arkasýný dönüp eteðini kaldýrýp “Bir daha geç gelirsen daha fazlasýný da gösteririm arkadaþlarýna” diyerek kendisi hakkýnda derin düþünmeme sebebiyet vermiþtir.

Kimsenin bana dememesine raðmen yaþlanýnca kendisi gibi olacaðýma inandýðým, kýzlarýný büyütenene kadar çalýþmýþ, güçlü, zeki, akýllý, makul derecede deli, hayatý rengarenk yaþayan þair.

Uzun yýllar yalnýz yaþamýþ biri olarak, kendini kurda kuþa karþý korumanýn yolunu çatlak görünmek suretiyle bulmuþ kadýn.

“Ben Türk kadýnýnýn bilinçaltýyým.”

Türkolog olduðu kýzýnýn aðzýndan doðrulanmýþ olan dünyanýn en deli annesi. Müjde Ar’ýn lisedeyken bir gün eve geç gelmesi nedeniyle telaþlanan bu anne ertesi gün lisenin önünde eteðini kaldýrýp herkese donunu göstermiþtir. Kýzýna da “istersen gene geç gel bakalým” demiþtir.

“Yaðmuru kim döküyor? Ünzile kaç koyun ediyor? Dayaktan uslanalý hiç birþey sormuyor” dizelerinin sahibi Türkiye’nin en önemli þarký sözü yazarý, sanatçý.

“Seks dedim aykýrý oldum, fin fon dedim çaðdaþ ozan oldum, aþtým” insaný.

Bu zalim erkekler dünyasýnda iki kadýn yetiþtirdi, iki güçlü kadýn.
Binlerce þarký sözü ve þiir yazdý.
Korkmadý durdu gitti, köyün en son çitini kýrarak.
ve Romalýlarýn dediði gibi: Aysel Gürel ‘yaþadý’.

Ýnsanlara her þeyin kafada bittiðini gösterebilmiþ sayýlý güzellerdendi kendisi. Güzelim karlý günde üzmüþtür, huzur içinde uyusun.

Acelen ne bekle Firuze.

Tam böyle deli bir mevsime yakýþýrdý ölümü. Havada kaç zamandýr görülmeyen bir kar dansý. Ýnsanlarýn içinde aþk acýsý, sevinç çýðlýðý. Tam da böyle bir havada gitmesi gerekirdi. Can verdiði kelimeler için teþekkürler.

Telefonla katýldýðý Haydi Gel Bizimle Ol’da, “Ev çöplük gibi... Artýk derviþ gibiyim” buyurmuþ çok çýlgýným ahbap insaný.

Dünyada ve memlekette tüm gibi yapanlar ile sýký dalga geçtiðini düþündüðüm, ilginç, kült karakter.

En çok da sanýrým onun ile dalga geçenler ile dalgasýný geçmektedir. Onu iyi anlama sadece þarký sözlerinde gizlidir; gerisi dalga geçme oyununu sahneleyen bu kadýnýn kostümüdür. Çok süslü, bol makyajlý, fazla renkli bir kostüm bu. O ki Ünzile’yi yazmýþtýr, Müjde Ar’ý doðurmuþ olmasý garipsenmemelidir.

Türk müziðine en güzel kelimelerini vermiþ, kimseleri takmayan ve gönlünce yaþayan çaðdaþ bir ozan. Deliyse deli, kadýnsa kadýn, kime ne. Seviyorum iþte var mý diyeceðin?

Gördüðüm en renkli tabudeviren idi kendisi. Çatýr çatýr yaþadý helal olsun, Allah rahmet eylesin.

Manyaðýn önde gideniydi, ülkemin belki de tek orjinal, tek marjinal sanatçýsýydý. Biz artýk sýradanlarla idare edicez... Nur içinde yatsýn..

Ne vakit görsem bu kadýn ölmeyi unutmuþ diye düþünürdüm, meðer Azrail kimseyi ýskalamazmýþ.

Ýstanbul beyazlarýný giyip en güzel, en saf, en temiz haliyle ugurladýðý insan. Bu kadar kar boþuna yaðmýþ olamaz Firuzem.

Kýzýna vasiyeti: “Kadýnlara söyle, bilsinler: Ben 80 yaþýna kadar çalýþtým ve dimdik ayaktaydým. çalýþmak ve ayakta kalmak güç ama ben baþardým. Tüm kadýnlar da baþarabilir.”

Ýþini bitirip, hem de en esaslýsýndan bir hayat yaþayýp giden biri daha. Ben en çok bize üzülürüm.

Azrail’i bile öperek karþýladýðýný düþündüðüm neþeli kadýn.

snowstrom isimli Üye þimdilik offline konumundadýr   Alýntý ile Cevapla
Sponsor Reklamlar
Alt 19-02-2008, 00:04   #2 (permalink)
Aþk-ý Memnu
Cold Fusion - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
Üyelik tarihi: 07-01-2008
Yaş: 24
Mesajlar: 1.761
Ettiði Teþekkür: 586
Aldýðý Teþekkür: 734
Rep Gücü: 10
Rep Puaný: 523
Rep Derecesi : Cold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of light
Online Süresi: 1 Gün 12 Dakika 28 Saniye
Standart

Teþekkürler
Allah Rahmet Eylesin Diyoruz
Cold Fusion isimli Üye þuanda  online konumundadýr   Alýntý ile Cevapla
Sponsor Reklamlar
Alt 19-02-2008, 01:14   #3 (permalink)
Profilden Deðiþtirebilirsiniz
yesilx - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
Üyelik tarihi: 13-01-2008
Mesajlar: 3.079
LobiPuan: 1.919
Ettiði Teþekkür: 316
Aldýðý Teþekkür: 551
Rep Gücü: 14
Rep Puaný: 10774
Rep Derecesi : yesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond repute
Online Süresi: 12 Hours 47 Dakika 30 Saniye
Standart

sanat dünyasý renkli bi kiþilik kaybetti.Allah rahmet eylesin
__________________
Ömür Dediðin Üç Gündür,


Dün Geldi Geçti, Yarýn Meçhuldür,


O Halde Ömür Dediðin Bir Gündür,


O Da Bugündür


...



yesilx isimli Üye þimdilik offline konumundadýr   Alýntý ile Cevapla
Sponsor Reklamlar
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
aðlamama, aysel gÜrel, sen


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajýnýzý Deðiþtirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Þeytan bazen "git bir magarada basit bir yasam sur" diyor...:)) ruzgar-gunes Ýlginç Resim 4 05-04-2008 22:02
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK" hakkýnda ruzgar-gunes Atatürk Köþesi 3 12-02-2008 13:45
Özdemir Asaf "Kalan" miss_stromax Þairlerden Þiirler 4 10-02-2008 20:12
Sarýþýn "Kim 500 Bin Ýster" Yarýþmasýnda aysaa Karýþýk Fýkralar 0 17-01-2008 02:27
Justin Timberlake "Ice Ice Baby" derya Yabancý Klipler 0 15-01-2008 05:58


Þu Anki Saat: 21:04
vBulletin® Version 3.7.4 Gold Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.2.0
vBCredits v1.4 Copyright ©2007 - 2008, PixelFX Studios
Ad Management by RedTyger
Design by Htworks Licenced To Mavi Lobi




1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104