yoklugunun aðýtý var...Ben hala senin gözlerindeyim.
Gözlerindeki o aþk masalýnda, belkide bir
martýyým denizine sevdalý...
Deliriyorum bazen, ruhum duygularýmýn dalgalarýnda
batan bir gemi. En dibindeyim yokluðunun, en zifiri yerinde seni...
Aðlýyorum, yüzümde izin var.
Seni bu cehennemde nasýl beklediðimi bilemezsin.
Yandýðýmý, kül olduðumu bilemezsin...
Bu ev, bu cehennem...
Duvarda elinin izleri, o izlere sinen ozlemim, izlerde
kaybolan ben...Saatte bekleyislerimi sayiklayan tik tak sesleri,
bulustugumuz saatlerin iniltisi...
Sen gittikten sonra gormedin beni, gorsen taniyacak misin?
Ne huzunler kavurdu icimi, yuzum corak topraklara dondu...
Harabe guluslerimden antik sehirler ciziyor icimdeki arkeolog.
Yuregimi kaziyor, her katinda sen cikiyorsun...
Senin icin yaptigim savaslari yaziyor tarih dersleri. ...

Sensiz ilk defa cay iciyorum, deminde ozlem, deminde
senin tadin...Sensizligin denizinde ayyas bir vapurum,
guvertelerime yoklugun carpiyor, icimi dagliyor...
Denizin tuzunu yutuyorum sen diye, yaralarim aciyor...
Her seyi sen sanip kosuyorum,
sonra bir dus ki uyaniyorum...Dusuyorum...
Geceleri...En cok geceleri deliriyorum...En cok geceleri seni
soruyor icimdeki ask. O ask ki talan siirlere kayiyor gunlerdir...
Talan sozlere, yirtici bir yalnizligin koynuna..
O ask ki sensiz kara kuru, sensiz anlamsiz...
Sen dokuluyordun icimdeki anlam okyanuslarina, simdi her

sey sekilsiz semalsiz, tanim yok beynimin arsivlerinde...
Sadece sen varsin, tarihim sensin...
Ardinda bir tukenis biraktin sen...Bir harabe....
Antik bir aci...Inanmadigi tanrilara adak adayan
bir deli bir divane biraktin...
Ardinda bir tarih biraktin, yarim yamalak
okunanca anlasilmayan...
Bunlari hic bilmiyorsun ...
Bilseydin degisir miydi her sey?
Bu satirlar dokulur muydu yuregimin iclerinden...