EDREMÝT Körfezine bakan Kaz daðýnýn hörgücünde bir yatýr vardýr.

Her yýl, aðustos ortasýndan eylül'ün ortasýna kadar katar katar kervanlar, bu yatýrýn ziyaretçilerini Kazdaðýnýn tepesine ulaþtýrýr. Çadýrlar kurulur. Pazarlar, sergiler açýlýr. Alýþveriþ, eðlence, cümbüþ hep o günlere saklanýr. Kazdaðý sanki bir kol çengi olmuþtur. hop oturur hop kalkar.

Kazdaðýnda yatan evliya, Sarý Kýz diye anýlýr. Nereden gelmiþtir, kimin soyundan, kimin kimin huyundan? Hakkýnda öyle çok þey söylenmez.

Ancak, oralarda kime sorsanýz, size sonbaharýn parlak gecelerinde Kazdaðýnýn hörgücündeki yatýrýn üzerine nur indiðini bunu kendisinin de, babasýnýn da, emmisinin, halasýnýn da gözleriyle gördüðünü yemin billah söyler.

Halbuki, yemin etmesine gerek yok... Eski Yunan þair Homeros'tan beri buralardan geçen kaç yazýcý, sarý Kýz'ýn üzerine geceleri nur indiðini yazmýþ.

Bir zamanlar Edremitte bir dünya güzeli bir kýz varmýþ. Sarý saçlarý,iki ýþýk demeti gibi omuzundan dökülür,ela gözleri, tatlý sular gibi tatlý tatlý bakarmýþ.

Kýz, bu dünyada yaþýyormuþ ama, bu dünyanýn adamý deðilmiþ. Aklý fikri Hak Yaradan'ýn muhabbetinde, gözü gönlü O'nun aþkýnda karalýymýþ. Sarý kýz þu cihan içre ne varsa onu Hak bilir, Hak tecellisi görür,ona göre davranýrmýþ. Cömertmiþ, doðruymuþ, sadýk ve vefalýymýþ.

Sarý Kýz'ý hangi genç görse hemen aðzý, dili baðlanýr, ona aþýk olurmuþ. Derhal araya aracýlar konur; Aman, düðün dernek edelim. Sarý kýz'ý bana versinler-diye niyazlar, yalvarmalar baþlarmýþ. Ama, Sarý Kýz hiç kimseyle evlenmek istemiyor, her isteyeni reddediyormuþ . Kimseye de derdini anlatamaz, -Benim Hak'tan baþka bir þeyle alýþveriþim yok diyemezmiþ.

Gün günden herkesin sabrý tükenmeye, caný sýkýlmaya baþlamýþ.Önce küçük dedikodular, sonra büyük büyük iftiralar Edremit'e yayýlmýþ. Sarý kýz sustukça söylentiler büyümüþ, diken diken,çatal çatal olmuþ. Zavallý merak ediyor, kendi kendine , acaba þu insanoðlu, kendi gibi olmayanlara karþý daha ne kadar zalim, ne kadar anlayýþsýz olabilir diye soruyormuþ.

Birgün mamleketin ileri gelenleri Sarý Kýz'ýn babasýný yoldan çevrimiþler: -Ya namusunu temizle, ya çek burdan git. Kýzýn kötü yoldadýr, biz böyle þey istemeyiz! diye dayatmýþlar. Zavallý adam, dünya güzeli kýzýndan bir fenalýk görmemiþ ama, o da onu anlayamýyor!O dalýp dalýp gitmeler, günlerce aç susuz dolaþmalar.Buynum kýldan ince, deyip her þeye boyun vermeler... Ama, iþ evlenmeye geldi mi hayýr diye dayatmalar.. . Bütün bunlar niçin? Sonra, madem ki iþ bu hale geldi!. Gerçekten bu lekeyi temizlemek gerek.

Ertesi gün adamcaðýz, kümesten kazlarý çýkarmýþ, Sarý Kýz'ý yanýna almýþ. Varmýþlar Kazdaðý'na... Kýzýna, biraz kaz güdelim demiþ ama niyeti, bir punduna getirip yalnýzca aþaðý inmekmiþ. Sarý Kýz, orada kaderiyle baþbaþa kalacak. Kazdaý'nda, bir gece geceleyip de sabaha sað çýkan yok ki kýzý çýksýn. Orada ölür gider, babasý da âlemin dilinden kurtulur. Sarý Kýz, babasýnýn niyetini yüreðinden okumuþmuþ Ardýndan bakmýþ da "-Haydi güle güle, var selametle". demiþ, kazlarýný süre süre tepelere doðru yürümüþ.

Babasýnýn iki gözü iki çeþme, sel sel aðlarmýþ., Kazdaðý'nýn ayazý yüzüne vurdukça "-Vay kýzým, Sarý kýzým" diye dövünürmüþ!...
Ne ki, korktuðu gibi, Sarý Kýz ölmemiþ. Onu bir zaman sonra oduncular, Kazdaðý ormanlarýnda dolaþýrken görüvermiþler. Vay demiþler, adam bizi aldatmýþ. Kýzý öldürdüm dediydi!
Meseleyi haber alýnca ,içi piþmanlýk ateþiyle alev alev yanan Sarý Kýz'ýn babasý, sevinsin mi, dövünsün mü? Yamçýsýný sýrtýna almýþ, baþlamýþ yokuþu týrmanmaya. Hey demiþler , kar var, tip var, delirdin mi?

Artýk bunlarý kim dinler? Bir solukta yolun yarýsýný gitmiþ, Ortalýk göz gözü görmüyormuþ. Derken önünde bir ýþýk belirmiþ. O ýþýkla beraber ne kar kalmýþ, ne tipi. Hava ýsýnmýþ, etrafý nefis kokular bürünmüþ. Iþýk gitmiþ, adam gitmiþ, ta doruða varmýþlar, Birden ýþýk þöyle bir titreyince , ne görsün? Sarý Kýz güle güle babasýnýn boynuna sarýlmaz mý? Ne sitem, ne aðýt, ne þikayet... "-Gel babam, sana çorba piþirdim, sana döþek serdim". diye onu bir maðaraya sokmuþ. Sabaha kadar söyleþip gülüþmüþler. Baba anlamýþ, iyice anlamýþ: "-Sarý Kýz, bu dünyanýn adamý deðil, o ermiþlerden bir ermiþ!"

Sabah olunca, bir namaz kýlayým, diye adam davranmýþ. Sarý Kýz,"-Dur baba, sen deniz suyuyla abdest alýrsýn" diye Kazdaðý'ndan testisini uzatýnca, aþaðýda, testiye denizden suyu dolduruvermiþ .

Ama, babanýn bütün yalvarýp yakarmasý boþuna gitmiþ. Sarý Kýz'ý bir daha aþaðý inmeye razý edememiþ. Sarý Kýz, "-Benim masumiyetimi onlara sen haber ver. Hem ben, Edremit'e beddua ettim. Bundan böyle kazlarý yaðlý, kýzlarý sevdalý olacak. Kim bu sevdaya tutulursa mevlam kolaylýk versin... Edremitten kýz seven yanacak, ama ne yanacak!..."