Mavi Lobi » Eðlence Lobisi » Yazýlar » Duygusal Yazý » Pazar, 12 Ekim 2008
kayit ol


Duygusal Yazý Duygu Yüklü Yazýlar

Cevapla

 

LinkBack Seçenekler Stil
Alt 06-11-2008, 00:19   #1 (permalink)
Profilden Deðiþtirebilirsiniz
eqemen - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
Üyelik tarihi: 13-01-2008
Mesajlar: 1.037
Ettiði Teþekkür: 111
Aldýðý Teþekkür: 121
Rep Gücü: 14
Rep Puaný: 10425
Rep Derecesi : eqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond reputeeqemen has a reputation beyond repute
Standart Pazar, 12 Ekim 2008

Yazar Nuriye ÖZDÝNÇER

Pazar, 12 Ekim 2008

Yaþlý kadýn yataðýndan kalktý. Sabah ezanýnýn insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankýlanýyordu. 88 yaþýndan beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doðru yöneldi. Pencereyi açmasý ile birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharýn güzel kokusu ve kuþ cývýltýlarý doluþtu. Penceresinden gözüken Kurtuluþ Parkýna bakarak yaþlý ciðerlerine sabahýn ýlýk esintisi ile doldurdu. Abdestini aldý, sabah namazýný kýldý. Mutfaða yöneldi. Çayla birlikte bir iki lokma bir þeyler atýþtýrdý. Oturma odasýna yöneldi.
Eski bir fiskos masasýnýn yanýndaki koltuðuna iliþti. Masanýn üstü çerçeveler ile doluydu. Bir tanesine uzandý, camýnýn üzerinde titreyen parmaklarýný dolaþtýrdý. Çerçevenin içindeki fotoðrafta Ýstiklal madalyalý kara yaðýz bir adamla, makyajsýz olmasýna raðmen güzelliði göz alan bir kadýn birbirlerine bakarak gülümsüyorlardý. Yaþlý kadýn 'Günaydýn Anne, Günaydýn Baba' dedi. Usulca yerine koyduðu çerçeveye bir bakýþ daha attýktan sonra baþka bir çerçeveyi eline aldý. Bu siyah beyaz fotoðrafta da subay üniformalý bir adamla bir gelin yan yana duruyorlardý. Yaþlý kadýn çerçeveyi titreyen dudaklarla öptü. 'Günaydýn Kocacýðým' dedi. Kadýn bu çerçeveyi de býraktýktan sonra üçüncü ve son çerçeveye uzandý. Artýk gözlerinden yaþ damlýyordu. Fotoðraftaki biri erkek diðeri kýz çocuklara bakýp 'Günaydýn Evlatlarým' dedi. Tüm çerçevelere kýsaca göz atýp 'Sizleri, hepinizi çok özledim' dedi.
Gözlerinde biriken yaþlarý sildi. Artýk aðlamak için bile yaþlý hissediyordu kendini. Aðýr aðýr doðrulduðu koltuðundan eski telefonuna doðru yöneldi. Aðýr aðýr numaralarý çevirdi. Karþýsýna çýkan adama 'Bir taksi istiyorum' dedi ve adresi verdi. Kapýsýný kilitleyip, apartman merdivenlerine yöneldi. Yýllarca çekmediði zorluk kalmamýþtý ama þimdi bu merdivenler hayatýnýn en büyük engeli olmuþtu. Aðýr ve dikkatli bir biçimde iniyordu. Sabýrsýzlanan taksi þoförünün çaldýðý korna sokaðý inletiyordu. 'Patlama be adam' dedi. Nihayet taksiye binebildi. 'Teyze hoþ geldin' dedi 25-30 yaþlarýndaki þoför. 'Nereye gidiyoruz?' Kadýn kýsa bir sessizliðin sonunda 'Tüm bir gün beni taþýr mýsýn?' diye sordu. 'Sana 500 lira veririm.' Adam küçümser bir gülümseme ile 'Mal sahibi benden her gün 500 lira istiyor teyze' dedi.
Kadýn gülümsedi
'O zaman sana 650 lira vereceðim ne dersin?'
'Kurtarmaz ama senin güzel hatýrýný kýrmayayým. Ýlk önce nereye gideceðiz?'
'Anýtkabir'e'
'Anýtkabir'e mi?
'Evet'
'Tamam teyzeciðim'
'Yaþ kaç teyzeciðim?'
'Seksen sekiz'
'Maþallah Allah uzun ömür versin teyzeciðim'
'Allah saðlýklý mutlu ömür versin oðlum'
'Haklýsýn teyzecim'
Taksi Anýtkabir'in kapýsýna gelmiþti. Þoför 'Teyzeciðim geldik' dedi. Dalgýn görünen kadýn 'Evladým burada yardýmýna ihtiyacým var' dedi. 'Benimle gel' Adam þaþýrmýþtý. 'Tabii teyze' dedi. Kuþkulu gözlerle 'Bizi buraya alýrlar mý?' diye sordu.
O ana kadar dalgýn ve yorgun görünen kadýn, bir anda irkildi. Gözlerinden ateþ fýþkýrarak 'Ne demek almamak? Sen daha önce hiç gelmedin mi buraya?' dedi
'Hayýr'
'Kaç yýldýr Ankara'da yaþýyorsun?'
'Ben Ankaralýyým teyze. Doðma büyüme'
'Ee o zaman'
'Ne bileyim bir kez okulla gelmiþtik bayramda. Bayram olmayýnca burasý kapalý sanýyordum ben'
Kadýn sinirli bir þekilde kafa salladý.
Þoför utanmýþtý. Mozoleye çýkan mermer merdivenlere kadar konuþmadýlar. Merdivenlere geldiklerinde Þoför kuþkulu bir þekilde
'Nasýl çýkacaksýn Teyze?' diye sordu.
'Her ay nasýl çýkýyorsam öyle'
'Her ay geliyor musun?'
'Evet'
Uzun bir uðraþla merdivenleri çýktýlar. Mozoleye doðru aðýr aðýr ilerlediler. Ýçerisi çok serindi. Þoför büyük bir azimle yürümeye çalýþan kadýnýn koluna girmiþti. Kadýnýn nefes alýþlarý sýklaþmýþtý. Nihayet mozolenin önüne geldiler. Kadýn þoförün kolundan ani bir hareketle kurtuldu. Çantasýný açtý. Tek bir karanfil çýkardý. Mozoleye doðru ilerledi. Çiçeði mozoleye koydu. Þoför þaþkýnlýkla olayý seyrederken kadýnýn aðzýndan þu sözlerin döküldüðünü fark etti. 'Hayatým boyunca sana verdiðim sözü tutmak için çalýþtým' Aðýr aðýr geriye çekilen kadýn ellerini açýp Fatiha okumaya baþladý. Þoför kýsa bir þaþkýnlýðýn ardýndan ona katýldý. Kadýn bir anlýk suskunluktan sonra 'Hadi gidelim' dedi.
Geldiklerinden çok daha aðýr bir þekilde arabaya döndüler. Þoför kadýnýn durumundan endiþelenmeye baþlamýþtý. 'Yoruldun mu Teyze' dedi.
Kadýn sustu. Bir süre suskunluktan sonra 'Evet hem de çok yoruldum' diye cevapladý.
'Nereye gidiyoruz?'
'Bankaya'
Þoför arabasýndaki kadýnýn herhangi biri olmadýðýný anlamýþtý. Bu yaþlý kadýnýn Atatürk'e verdiði söz ne olabilirdi? En sonunda dayanamadý.
'Teyzeciðim bir þey sorabilir miyim?'
'Sor bakalým evladým'
'Anýtkabir'de Atatürk'e bir söz verdiðinizi söylemiþtiniz. O söz nedir?'
'Uzun hikâye evladým'
'Olsun be teyze anlat ne olur'
'Ben lisedeyken bizim okulumuza gelmiþti Atatürk. Beni de ona çiçek vermek için seçmiþlerdi. Çiçeði verdiðimde bana ismimi sordu. Bende 'Adalet' dedim. Bunun üzerine 'Ne güzel ismin varmýþ' dedi. 'Okulu bitirince ne olacaksýn' dedi bana. Hemþire dedim. Oda 'Güzel meslek ama bence sen Hâkim ol ismine çok yakýþýr' dedi. Ben kadýndan hâkim olmaz ki dedim. Kaþlarýný çattý, 'Sen istedikten sonra olur. Senden söz istiyorum hâkim olacaksýn' dedi .'
'Sen ne dedin peki?'
'Mustafa Kemal emretmiþ ne denir? Söz verdim.'
'Peki, olabildin mi Adalet Teyze?'
'Evet, ben Cumhuriyetin ilk kadýn hâkimlerindenim. '
'Vay be. Sende ne hikâye varmýþ Adalet Teyze'
'Herkesin bir hikâyesi vardýr evladým. Herkesin hikâyesi de kendine göre deðerlidir. Eðer insanlarýn hikâyelerini bilip anlayabilirsen insanlara daha anlayýþlý davranabilirsin'
'Haklýsýn Adalet Teyze. Bu bankamý gelmek istediðin'
'Evet'
'Yardým edeyim mi? Bende geleyim mi?'
'Hayýr. Sen burada bekle lütfen. Bu arada adýn neydi evladým'
'Osman teyzeciðim'
'Tamam Osman. Beni 45 dakika kadar sonra buradan al olur mu?'
'Tamam teyzeciðim'
Adalet haným bankadan içeri girdi. Osman öðlen saatinin geldiðini fark edip yemeðe gitti. Yemek boyunca Adalet hanýmý düþündü. 'Kim bilir neler yaþamýþ, neler görmüþtür' diye düþündü. Tam vaktinde bankanýn önündeydi. Adalet haným 15 dakikalýk gecikme ile geldi.
'Hoþ geldin Hâkim Teyze'
'Çok uzun zamandýr bana Hâkim denmemiþti.'
'Hoþuna gitmediyse söylemeyeyim? '
'Yok, aksine hoþuma gitti. Saðol'
'Nereye gidiyoruz?'
'Seyranbaðlarý'na'
'Tabii'
'Hâkim Teyze çok yer gezmiþsindir sen.'
'Tüm Anadolu'yu karýþ karýþ gezdik rahmetli kocamla'
'Ne iþ yapardý amca?'
'Subaydý.'
'Ne zaman vefat etti?'
'1952′de'
'Çok olmuþ. Gençmiþ'
'Kore savaþýnda þehit oldu.'
'Allah rahmet eylesin Hâkim teyze'
‘Saðol'
'Seyranbaðlarý'na geldik nereye gideceðiz?'
'Saða sap. Ýkinci binanýn önünde dur.'
'Tamam. Buyur Hâkim Teyze. Geleyim mi ben'
'Yok, bekle burada'
Osman beklemeye baþladý. Bir ara merak etti. Binanýn uzaktan görünen levhasýna baktý. 'Seyranbaðlarý Kýz Yetiþtirme Yurdu' yazýsýný okudu. Anlam veremedi. 'Bu kadýn burada ne yapar ki?' diye düþündü.
Yarým saat sonra Adalet Haným göründü. Yanýnda orta yaþlý kibar bir haným vardý. Adalet hanýmý arabaya aðýr aðýr bindirdi. Kadýn 'Adalet Haným size ne kadar teþekkür etsek azdýr. Her zaman yanýmýzdasýnýz. Kýzlarda sizi çok seviyor. Ne olur arayý çok uzatmayýn. Yine gelin' dedi.
Adalet haným, buðulu gözlerle 'Ýnþallah. Kýzlara selamýmý söyleyin. Bende onlarý çok seviyorum. Onlara iyi bakýn' dedi.

Araba hareket etti.
'Nereye Hâkim Teyze?'
'Hemen iki sokak öteye'
Osman iki sokak ötede bu sefer baþka bir binanýn önüne park etti. Bu binada da 'Ankara Seyranbaðlarý Huzurevi' yazýyordu.
'Bekle beni'
'Tabii Hâkim Teyze'
Yine 1 saate yakýn bir bekleyiþin sonunda bu sefer etrafýnda birçok yaþlý kadýn ve adamla çýkageldi Adalet Haným. Sarýlýp öpüþtükten sonra oradan ayrýldýlar. Osman dikiz aynasýndan Adalet Haným'ýn gözlerinden akan yaþlarý fark etti.
'Ýyi misin Hâkim Teyze'
'Ýyiyim Osman. Eski dostlarý görünce insan bir hoþ oluyor'
'Nereye gidiyoruz?'
'Cebeci Asri Mezarlýðýna'
'Tamam'
'Teyze nerelisin sen?'
'Aydýn Sökeliyim. Babam orada pamuk ekerdi. Annem ev hanýmýydý. Sonra Kurtuluþ Savaþý oldu. Babam savaþa gitti. Söke iþgal oldu. Biz daðlara kaçtýk annemle. Saklandýk dað köylerinde. Savaþ bitince Söke'ye döndük. Allah'a Þükür Babam da sað salim döndü savaþtan.'
'Sonra ne oldu?'
'Liseye Aydýn'a gönderdi babam. Orada Atatürk'le karþýlaþtým. Sözümü tutmak için Ýstanbul'a gittim. Hukuk fakültesine girdim. Orada rahmetli eþimle karþýlaþtým. O Harbiye'de okuyordu o zaman. Mezun olunca evlendik..'
'Çocuðunuz var mý?'
'Bir kýzým bir oðlum vardý.'
'Neredeler þimdi?'
'Oðlum dýþiþlerinde çalýþýyordu.'
'Ne güzel'
'1978′de Fransa’da Ermeniler öldürdüler.'
'Üzüldüm Hâkim Teyze. Baþýn sað olsun.. O da babasý gibi þehit oldu yani'
'Evet. Þehit babanýn þehit oðlu. Allah kimseye evlat acýsý vermesin.'
'Âmin. Ya kýzýn?'
'O eþi ve çocuklarý ile Ýzmit'te yaþýyordu. Öðretmendi. 1999′da depremde hepsi vefat ettiler.'
'Allah rahmet eylesin. Boþ boðazlýðýmla üzdüm seni Hâkim Teyze kusura bakma'
'Sanki sormasan aklýmdan çýkýyorlar mý evladým. Sen üzülme saðol'
'Geldik Teyze'
'Tamam evladým. Al iþte paran artýk gidebilirsin. '
'Hâkim teyze buradan nasýl döneceksin? Ben seni bekleyeyim eve býrakayým.'
'Yok, beni alacaklar buradan'
'Hâkim Teyze bu para fazla. Kusura bakma ben sana yalan söyledim. Taksinin sahibi benden 350 lira bekliyor. Affet beni. 350 'yi ona veririm. Gerisi kalsýn. Bende para istemem. Bugün senden aldýðým hayat dersinin parasal karþýlýðý yok zaten.'
'Çocuklarýn var mý?'
'Ýki tane ellerinden öperler.' Taksinin güneþliðinden çocuklarýnýn resimlerini çýkarýp gösterdi.
'Adlarý nedir?'
'Kemal ve Ayþe'
'Oðlumun adý da Kemal'di.'
Sessizliðin ardýndan Osman'ýn elindeki parayý ittirdi Adalet Haným..
'Onlara bir þeyler al benim için. Onlarý okut. Ama yalansýz, dolansýz, çok çalýþarak helal lokma ile büyüt ve okut. Atatürk'ün bana yaptýðý gibi içlerindeki gücü fark etmelerini saðla. Bir de vatanýný, milletini sevmelerini öðütle onlara.'
Osman Adalet Hanýmýn ellerine sarýlýp öptü. Ona iyi evlatlar yetiþtireceðine söz verdi. Adalet haným mezarlýðýn kapýsýndan aðýr aðýr içeri girerken; Osman yaþlý gözlerle onu izliyordu. Hayatýnýn en büyük dersini kendisi küçücük, yüreði yaþadýðý acýlara raðmen kocaman ve güçlü bu yaþlý kadýndan almýþtý. Osman arabasýný mal sahibine götürmeye karar verdi. Bu gün daha fazla çalýþamazdý.
Ertesi gün Ankara'da garip bir yaðmur yaðýyordu. Sanki gök delinmiþti. Osman taksiyi mal sahibinden almýþ, duraða gelmiþti. Çay ocaðýnýn yanýnda duran gazeteyi aldý. Ýlk sayfadaki haberlere göz gezdirdi.. Siyaset doluydu gazete. Hiç anlamazdý. Sýkýlýp adli olaylarýn yer aldýðý üçüncü sayfayý açtý. Taksiciler arkadaþlarý ile ilgili kötü haberleri genellikle oradan alýrlardý. Göz gezdirirken bir haber dikkatini çekti.
'Dün gece geç saatlerde Cebeci Asri mezarlýðýnda bulunan cesedin Cumhuriyet tarihinin ilk Kadýn Hâkimlerinden Adalet YILMAZ'a ait olduðu belirlendi. Adalet YILMAZ'ýn bulunduðu yerdeki mezarlarýn eþine ve oðluna ait olduðu belirlendi. YILMAZ vefat ettiði gün bankadaki tüm parasýný çektiði, bu parayý ikiye bölerek Seyranbaðlarý'ndaki bir kýz yetiþtirme yurdu ile bir huzurevine baðýþladýðý belirlendi. Polis, Adalet YILMAZ'ýn mezarlýða ölmek için gittiðini düþünüyor.'
Osman bir anda sarsýldý. Gözyaþlarýna engel olamýyordu. Taksici arkadaþlarý hiçbir þey anlamadýlar. Bir daha da hiç anlatmadý Osman bu yaþadýklarýný.
Herkesin tek bildiði Osman'ýn bardaktan boþanýrcasýna yaðan yaðmur altýnda 'Gökler bile sana aðlýyor' diyerek aðladýðý…
NOT: Bu Öykü, Deðerli Dostumuz Sayýn Nuriye ÖZDÝNÇER tarafýndan gönderilmiþtir. Saðolsun!...
__________________
eqemen isimli Üye þimdilik offline konumundadýr   Alýntý ile Cevapla
Bu Faydalý Konusu için eqemen Arkadaþýmýza Teþekkür Eden Lobiciler:
Cold Fusion (06-11-2008)
Sponsor Reklamlar
Alt 06-11-2008, 01:06   #2 (permalink)
Profilden Deðiþtirebilirsiniz
mevren - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
Üyelik tarihi: 07-05-2008
Mesajlar: 203
Ettiði Teþekkür: 0
Aldýðý Teþekkür: 28
Rep Gücü: 3
Rep Puaný: 35
Rep Derecesi : mevren is on a distinguished road
Standart C: Pazar, 12 Ekim 2008

çok etkileyici tesekkürler.bu arada ben astsubay olmuþum baþçavuþ kontenjanýna terfimi talep ediyorum
mevren isimli Üye þimdilik offline konumundadýr   Alýntý ile Cevapla
Sponsor Reklamlar
Alt 06-11-2008, 10:38   #3 (permalink)
Profilden Deðiþtirebilirsiniz
yesilx - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
Üyelik tarihi: 13-01-2008
Mesajlar: 3.145
Ettiði Teþekkür: 341
Aldýðý Teþekkür: 640
Rep Gücü: 16
Rep Puaný: 10797
Rep Derecesi : yesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond reputeyesilx has a reputation beyond repute
Standart C: Pazar, 12 Ekim 2008

çok güzel çok dokunaklý bi yazýydý..ayný zamanda ders alýnmasýda gereken bi yazý ..teþekkürler egecimm
__________________
Ömür Dediðin Üç Gündür,


Dün Geldi Geçti, Yarýn Meçhuldür,


O Halde Ömür Dediðin Bir Gündür,


O Da Bugündür


...



yesilx isimli Üye þimdilik offline konumundadýr   Alýntý ile Cevapla
Alt 06-11-2008, 14:41   #4 (permalink)
Cold Fusion - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
Üyelik tarihi: 07-01-2008
Yaş: 26
Mesajlar: 2.201
Ettiði Teþekkür: 702
Aldýðý Teþekkür: 1.228
Rep Gücü: 10
Rep Puaný: 531
Rep Derecesi : Cold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of lightCold Fusion is a glorious beacon of light
Standart C: Pazar, 12 Ekim 2008

Teþekkürler
Çok Güzel bir Yazý Ellerine Saðlýk
Cold Fusion isimli Üye þimdilik offline konumundadýr   Alýntý ile Cevapla
Sponsor Reklamlar
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
2008, ekim, pazar


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)

 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajýnýzý Deðiþtirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular

Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Vizyonda Bu Hafta( 10 - 16 Ekim 2008 ) derya Sinema 2 12-10-2008 23:07


Þu Anki Saat: 03:59
vBulletin® Version 3.8.5 Gold Copyright ©2000 - 2010, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.3.2
Ad Management by RedTyger
Design by Htworks Licenced To Mavi Lobi



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105