|
Duygusal Yazý Duygu Yüklü Yazýlar |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
| #1 (permalink) |
Profilden Deðiþtirebilirsiniz Üyelik tarihi: 13-01-2008
Mesajlar: 1.037
Ettiði Teþekkür: 111
Aldýðý Teþekkür: 121
Rep Gücü: 14 Rep Puaný: 10425 Rep Derecesi : | ![]() Birinci Ders: > >Okuldaki ikinci ayýmda, hocamýz test sorularýný daðýttý. Ben okulun en > >iyi ögrencilerinden biriydim. Son soruya kadar soluk almadan geldim ve > >orada > >çakýldým kaldým. Son soru söyleydi : > >'Hergün okulu temizleyen hademe kadýnýn ilk adý nedýr ?' > >Bu her halde bir çeþit þaka olmalýydý. Kadýný, yerleri sýlerken, hemen > >hergün görüyordum. Uzun boylu, siyah saçlý bir kadýndý. 50'lerinde falan > >olmalýydý. Ama adýný nerden bilecektim ki ! Son soruyu yanýtsýz býrakýp > >kaðýdý teslim ettim. Süre biterken bir öðrenci, son sorunun test > >sonuclarýna dahil olup olmadýðýný sordu. > >'Tabii, dahil' dedi, Hocamýz... > >'Ýþ yaþamýnýz boyunca insanlarla karþýlaþacaksýnýz. Hepsi birbirinden > >farklý insanlar. Ama hepsi sizin ilginiz ve dikkatinizi hak eden insanlar > >bunlar. > >Onlara sadece gülümsemeniz ve 'Merhaba' demeniz gerekse bile...' > >Bu dersi hayatým boyunca unutmadým. Hademenin adýný da... > >Dorothy idi. > > > > > >Ýkinci Ders : > > > >Bir gece vakit gece-yarýsýna doðru Alabama Otoyolunun kenarýnda duran > >bir zenci kadýn gördüm. Bardaktan boþanýrca yaðan yaðmura raðmen, > >bozulan arabasýnýn dýþýnda duruyor ve dikkati çekmeye çalýþýyordu. geçen > >her arabaya el sallýyordu. Yanýnda durdum. 60'lý yýllarda bir beyazýn bir > >zenciye, hem de Alabama'da, yardýma kalkýþmasý pek olaðan þeylerden > >deðildi. Onu kente kadar götürdüm. Bir taksi duraðýna býraktým. > >Ayrýlýrken ille de adresimi istedi, verdim. Bir hafta sonra, kapým çalýndý. > >Muazzam > >bir konsol televizyon indiriyordu adamlar. Bir de not ekliydi, armaðanda... > >'Geçen gece otoyolda bana yardýmýnýza teþekkür ederim. O korkunç yaðmur > >sadece elbiselerimi deðil, ruhumu da sýrýlsýklam etmiþti. Kendime > >güvenimi yitirmek üzereydim, siz çýka geldiniz. Sizin sayenizde ölmekte > >olan > >kocamýn yataðýnýn baþ ucuna zamanýnda ulaþmayý baþardým. Biraz sonra son > >nefesini verdi. Tanrý bana yardým eden sizi ve baþkalarýna karþýlýk > >beklemeksizin > >yardým eden herkesi kutsasýn... > >En Ýyi Dileklerimle, > >Bayan Nat King Cole.' > > > > > >Üçüncü Ders : > > > >Size Hizmet Edenleri Hep Hatýrlayýn... > > > >Bir pastanýn üç otuz paraya satýldýðý günlerde 10 yaþýnda bir çocuk > >pastaneye girdi. Garson kýz hemen koþtu... Çocuk sordu: > >'Çikolatalý pasta kaç para ?' > >'50 Cent.' > >Çocuk cebinden çýkardýðý bozuklarý saydý. Bir daha sordu: > >'Peki, Dondurma Ne Kadar ?' > >'35 Cent.' dedi garson kýz, sabýrsýzlýkla. Dükkanda yýðýnla müþteri vardý > >ve kýz hepsine tek baþýna koþuþturuyordu. Bu çocukla daha ne kadar vakit > >geçirebilirdi ki... > >Çocuk parasýný bir daha saydý ve > >'Bir dondurma alabilir miyim, lütfen ?' dedi. > >Kýz dondurmayý getirdi. Fiþi tabaðýn kenarýna koydu ve öteki masaya koþtu. > >Çocuk dondurmasýný bitirdi. Fiþi kasaya ödedi. Garson kýz masayý temizlemek > >üzere geldiðinde, gözleri doldu, birden. Masayý sanki akan gözyaþlarý > >temizleyecekti. Boþ dondurma tabaðýnýn yanýnda çocuðun býraktýðý 15 > >Cent'lik bahþiþ duruyordu.. > > > >Dördüncü Ders : > > > >Yolumuzdaki Engeller... > > > >Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya > >koydurmuþ, kendisi de pencereye oturmuþtu. Bakalým neler olacak diye > >gözlüyor... Ülkenin en zengin tüccarlarý, en güçlü kervancýlarý, saray > >görevlileri birer birer geldiler, sabahtan öðlene kadar. Hepsi kayanýn > >etrafýndan dolasýp saraya girdiler. Pek çogu kralý yüksek sesle > >eleþtirdi. > > > >Halkýndan bu kadar vergi alýyor, ama yollarý temiz tutamýyordu. > >Sonunda bir köylü çýkageldi. Saraya meyve ve sebze getiriyordu. > >Sýrtýndaki küfeyi yere indirdi, iki eli ile kayaya sarýldý ve ýkýna sýkýna > >itmeye > >baþladý. Kan ter içinde kaldý ama, sonunda, kayayý da yolun kenarýna > >çekti. Tam küfesini yeniden sýrtýna almak üzereydi ki, kayanýn eski yerinde > >bir > >kesenin durduðunu gördü. > >Açtý... Kese altýn doluydu. Bir de kralýn notu vardý içinde... > >'Bu altýnlar kayayý yoldan çeken kiþiye aittir.' diyordu kral. > >Köylü, bügün dahi pek çoðumuzun farkýnda olmadýðý bir ders almýþtý. > >'Her engel, yaþam koþullarýnýzý daha iyileþtirecek bir fýrsattýr.' > > > >Beþinci Ders : > > > >Önemli Olan Vermektir.. > > > >Yýllar önce hastanede çalýþýrken, aðýr hasta bir kýz getirdiler. Tek > >yaþam þansý, beþ yaþýndaki kardeþinden acil kan nakli idi. Küçük oðlan ayný > >hastalýktan mucizevi bir þekilde kurtulmuþ ve kanýnda o hastalýðýn > >mikroplarýný yok eden antikorlar oluþmuþtu. Doktor durumu beþ yaþýndaki > >oðlana anlattý ve ablasýna kan verip vermeyeceðini sordu. Küçük çocuk bir > >an duraksadý. Sonra derin bir nefes aldý ve 'Eðer kurtulacaksa, veririm > >kanýmý' dedi. > >Kan nakli yapýlýrken, ablasýnýn gözlerinin içcine bakýyor ve gülümsüyordu. > >Kýzýn yanaklarýna yeniden renk gelmeye baþlamýþtý, ama küçük çocuðun yüzü > >de giderek soluyordu... > >Gülümsemesi de yok oldu. Titreyen bir sesle doktora sordu : > >'Hemen mi öleceðim ?' > >Ufaklýk, doktoru yanlýþ anlamýþtý, ablasýna vücudundaki > >bütün kaný verip, öleceðini düþünüyordu.
__________________ |
| |
| |
|
| #3 (permalink) |
Profilden Deðiþtirebilirsiniz Üyelik tarihi: 13-01-2008
Mesajlar: 3.145
Ettiði Teþekkür: 341
Aldýðý Teþekkür: 641
Rep Gücü: 16 Rep Puaný: 10797 Rep Derecesi : | ![]() ![]() ![]()
__________________ Ömür Dediðin Üç Gündür, Dün Geldi Geçti, Yarýn Meçhuldür, O Halde Ömür Dediðin Bir Gündür, O Da Bugündür ... |
| |
Bookmarks |
Etiketler |
ders, Önemli |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |
| ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
Alýnacak Ders | aysaa | Karýþýk Fýkralar | 0 | 17-01-2008 00:23 |